neyimvarki
New member
Sivas’ta motosiklet sürücüsü Fatih Yılmaz’a çarpıp ölümüne neden olduğu iddiasıyla tutuklanan 16 yaşındaki E.B.G, cezaevinde kaldığı süre ve kaçacağı yönünde bir şüphe bulunmadığı gerekçesiyle 3 ay sonra tahliye edildi. Yılmaz’ın ailesi karara tepki gösterdi. Anne Nimet Yılmaz, “38 yaşındaki çocuğum en genç zamanında kara toprağın altına girdi. Bir insanın hayatı bu kadar ucuz olmamalı.” dedi.
Sivas’ta iki çocuk babasının ölümüne neden olan 16 yaşındaki ehliyetsiz sürücü E.B.G, tahliye edildi.
Kaza, 29 Mayıs günü saat 18.00 sıralarında organize sanayi bölgesinde meydana geldi. E.B.G, iddiaya göre babasının iş yerine ait 58 ABA 629 plakalı hafif ticari aracı izinsiz alarak trafiğe çıktı. E.B.G. yönetimindeki hafif ticari araç, İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nde memur olan Fatih Yılmaz’ın kullandığı 58 AFH 778 plakalı motosiklete çarptı.
İhbar üzerine kaza yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Sağlık ekibinin ilk müdahalesinin ardından Yılmaz, kaldırıldığı Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde yapılan tüm çabaya rağmen kurtarılamadı. Kaza sonrası gözaltına alınan E.B.G., sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklanıp cezaevine konuldu.
E.B.G hakkında Sivas Çocuk Mahkemesi’nde taksirle adam öldürmeye teşebbüs suçundan dava açıldı. E.B.G. iddianamede yer alan savcılık ifadesinde, “Babamın arabasını kimsenin olmamasını fırsat bilerek iş yerinin önünden aldım. Arkadaşımla birlikte araçla gezmeye başladık. Yaklaşık 10 dakika sonra kaza meydana geldi. Ben yol hakkının motosiklette olduğunu bilmiyordum. Aracımın hızı normalden biraz fazlaydı. İbreye bakmadım, bir anda motosikletin çıkmasıyla çarpıştım. Tutuksuz yargılanmayı talep ediyorum.” dedi.
Davanın 3’üncü duruşmasında E.B.G, kaçacağı yönünde bir şüphe bulunmaması nedeniyle yaklaşık 3 ay cezaevinde kaldıktan sonra tahliye edildi. Yılmaz’ın ailesi tahliye kararına tepki gösterdi. Acılı anne Nimet Yılmaz, “16 yaşındaki ehliyetsiz çocuğa arabayı vermişler. Hızla giderken benim çocuğum normal yolunda giderken gelip çarpmışlar. Çocuğumu kaybettim. Ben mahkemede 'maddi kaybım yoktur, ama manevi kaybım var' dedim diye beni davadan düşürdüler. Ben çocuğumu parayla mı satacağım.” diye konuştu.
Anne Yılmaz şöyle devam etti: “Karşı taraf 3 ay hapis yatıp çıktı. Şu anda o yiyip, içip geziyor ve benim çocuğum ise toprağın altında. Benim torunlarım babasız kaldı. En büyük ceza neyse onla yargılanmasını istiyorum. Ailenin de yargılanmasını istiyorum. 38 yaşındaki çocuğum en genç zamanında kara toprağın altına girdi. Bir insanın hayatı bu kadar ucuz olmamalıdır.”