neyimvarki
New member
Mısır'ın Suez limanında çalıştığı gemide kaybolan 24 yaşındaki mühendis Yiğit Acar'dan 2 yıldır haber alınamıyor. Acar'ın kaldığı kamaradan Tekirdağ Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından alınan numunelerde Acar'a ait DNA eşleşmesine rastlanmadı.
Portekiz'in Porto Limanı'na gitmek için Mısır'ın Suez Limanı'ndan demir alan, Liberya bayraklı, 172 metre uzunluğunda ve 27 metre genişliğindeki Dema M adlı genel kargo taşıyan gemide, 4'üncü mühendis olarak çalışan Gemi Makineleri İşletme Mühendisi Yiğit Acar'ın 7 Eylül 2022'de gemide olmadığı tespit edildi.
Süveyş Kanalı'nı geçip açık denizde seyreden gemide mürettebatın aramalarında Acar bulanamadı. Kaybolduğu gün gemide görüldüğü öne sürülen mühendis için gidilen rota üzerinde arama yapıldı.
Dışişleri ile Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı'nın da girişimleriyle başlatılan arama-kurtarma çalışmalarında, mühendisin izine rastlanmadı.
Yiğit Acar'ın eşyalarının bulunduğu 2 valizden biri Portekiz Konsolosluğu'ndan İstanbul'a, buradan da Şebinkarahisar Savcılığı'na gönderilirken Türkiye kara sularına giren gemide Acar'ın kaldığı kamarasından Tekirdağ Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından alınan numuneler incelendi. Kameradaki yataktan sürüntü örneklerinin yetersiz çıktığı incelemede, Acar'a ait DNA eşleşmesine rastlanmadı.
Giresun'daki ailesi henüz izine rastlanamayan oğullarının yolunu umutla beklerken Acar'ın annesi Arzu Acar, son gelişmeyle oğlunun gemiye binip binmediğinin belirlenmesini istedi.
Arzu Acar, "Tam 2 yıl olacak; oğlumdan hala hiçbir haber, hiçbir ilerleme yok. Ne savcılık kanalıyla ne adli kanalda ne de bizim başka etraftan bulduğumuz kişiler tarafından hiç kimseden hala hiçbir ses yok. Herkes suskunlukta. Oğlum kaybolduktan 15 gün sonra gemi, ilk Portekiz'e gidiyor. Orada polisler tarafından, Interpol tarafından bir baskın yapılarak araştırma yapılıyor. Ama onun sonucu halen elimize geçmedi. Oğlum gerçekten gemide miydi? Gemiye bindi mi? 2 yıldır hiçbir şeyden haberimiz yok." dedi.
Kimsenin ifadesine güvenmediğini söyleyen Acar, "Son incelemelerde 'DNA yok' deniliyor. Fakat bize ilk kaptan 'Yiğit'in odasını adli olay olduğu için kilitledik, kapalı' demişti. Peki, bu oda kapalıysa, kilitliyse son Türk polislerinin yaptığı aramada DNA eşleşmesi nasıl olmadı? DNA, 8-9 ayda bozulamaz. Benim oğlum acaba o kamarada hiç kalmadı mı? Benim oğlum gemiye hiç binmedi mi? Herkesten, her şeyden şüpheleniyorum. Kimsenin ifadesine de güvenmiyorum. Önce oğlumun gemiye bindiğini kanıtlasınlar; kesin bilelim. Ondan sonra da ne olduğuna bakalım." diye konuştu.
Oğluyla ilgili tüm görüntülere ulaşmak istediğini belirten Acar, "Onunla ilgili bütün görüntüleri istiyorum. Mısır uzak, yabancı ülkeye ulaşamayız, zor olur. Oğlumun gemideki görüntüleri istiyorum. Lütfen artık bize de kulak versinler. Lütfen bizi yalnız bırakmasınlar. Biz de bu Türkiye'nin bir evladıyız. Oğlumuzu vatana, millete hayırlı bir şekilde yetiştirdik. Oğlumuza ahlaksızlık, hırsızlık öğretmedik. Onu okuttuk, üniversiteyi bitirdik, mühendis oldu, işe başladı. Evimizde salonunun güneşliği, perdesi halen kapalı. Yiğit gittiği günden beri salonumuza güneş girmedi. İnşallah Yiğit geldiği zaman perdeyi açacağız; o günleri bekliyoruz" dedi.