neyimvarki
New member
Dolandırıcılık ve suç örgütüne üye olmakla suçlanan sosyal medya fenomenleri Bahar Candan ile Nihal Candan’ın yargılanmasına devam edildi. Davanın üçüncü duruşmasında Nihal Candan savunma yaptı. İfadesine “Heyecandan bayılmazsam bir problem yok.” diyerek başlayan Nihal Candan, iddianamede yer alan et restoranında toplantı yapıldığına yönelik iddiayı, “Ben veganım. Et yenildiği için orada uzun süre kalamam.” diyerek reddetti. Eşinin boşanma davası açtığını söyleyen Candan, maddi olarak zor durumda olduklarını söyledi. Mahkeme heyeti, sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verdi. Kararı duyan Bahar Candan, babasına dönerek 'Ben burada mı kalacağım? Asayım mı ben kendimi ne yapayım?" dedi.
Dolandırıcılık ve suç örgütüne üye olma gibi suçlamalarla yargılanan sosyal medya fenomenleri Bahar Candan ile Nihal Candan’ın yargılandığı davada üçüncü duruşma görüldü. Küçükçekmece 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada 21 sanık bulundu. ARA KARAR AÇIKLANDI Sanık savunmasının ardından ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verdi. Kararı duyan Bahar Candan, babasına dönerek 'Ben burada mı kalacağım? Asayım mı ben kendimi ne yapayım?" dedi. Duruşma, sanık savunmalarının alınmasına devam edilmek üzere 13 Eylül Cuma gününe ertelendi.
Üçüncü celsede savunma yapan Nihal Candan, kendisine yöneltilen suçlamaları kabul etmedi.Candan ifadesine, “İfade vermeye hazırım, heyecandan bayılmazsam bir problem yok.” diye başladı. İddianameyi defalarca okuduğunu söyleyen Nihal Candan, “Ben bir toplantıya katılmadım. Ben yanlış birisi ile 2021 yılında beraber oldum. Kendisini Kaan olarak farklı bir isimle tanıtan birisi bana gerçek mesleğini de söylemez. İddianamede örgüt lideri olarak bahsedilen Onur Apaydın kendisinin iş insanı olduğunu, aktif para kazanan biri olduğunu ve benden çok hoşlandığını söyledi. Ben o dönemde anksiyete problemleri yaşıyordum. Bu nedenle özel hayatım ile ilgili yanlış bir karar verdim.” dedi.
Hukuk fakültesini bitirdiğini ifade eden Nihal Candan, şöyle devam etti: “Ancak bu olay nedeniyle mesleğimi yapamıyorum. Bu çok uzun süren bir aşk hikayesi değil. Ben Onur Apaydın hakkında uzaklaştırma kararı alarak ayrıldım. Ben veganım. Bahsedilen toplantıların et restoranında yapıldığı söyleniyor. Orada uzun süre kalamam et yenildiği için midem bulanır. Toplantıların yapıldığı söylenilen yer bir et restoranı. Benim araç satışı ile ilgili olaylar hakkında bilgim yoktur. Şu an evliyim Faruk Çiçek isimli kişiyle ama o da bana boşanma davası açtı. Teşekkürler Türkiye. Benim araç verilmesi ve dolandırıcılık olayı hakkında bir bilgim yok. Çok zor bir süreç yaşadım. 5 ay boyunca. Biraz sesli konuşup sizi ürkütüyorsam affedersiniz hakim bey.”
Candan, "Benim araç satışı ile ilgili olaylar hakkında bilgim yoktur. Şu an evliyim Faruk Çiçek isimli kişiyle ama o da bana boşanma davası açtı. Teşekkürler Türkiye. Benim araç verilmesi ve dolandırıcılık olayı hakkında bir bilgim yok. Çok zor bir süreç yaşadım. 5 ay boyunca. Biraz sesli konuşup sizi ürkütüyorsam affedersiniz hakim bey" ifadelerini kullandı.
"Ben TMSF’nin ne olduğunu iddianameyi okurken avukatıma sordum. Bilmiyordum bile ne olduğunu. Hukuk okurken de ceza davası konularından kaçtım. Çok negatif konular bunlar. Güzellik salonum olduğu döneme ilişkin tüm belgeleri avukatlarıma sunmuşumdur. Dolandırıcılık olayıyla güzellik salonumun ilgisi yoktur. Battı zaten o işletme. Onur Apaydın benim bildiğim kadarıyla gece kulüplerine ortaktı o dönemde. Ben uzaklaştırma kararı aldırdım Onur Apaydın hakkında. Bu kararı aldırmam soruşturma sürecinden önceydi. Ben operasyon yapılacak, kardeşim ile beni yaka paça gözaltına alacaklar bunlara ihtimal vermiyordum. İki gün şehri dolaştırıp poz verdirdiler.”
Savunmasının devamında zaman zaman gözyaşlarına hakim olamayan Nihal Candan, "Ölümcül bir hastalık ile boğuşuyorum. Yemek yiyemiyorum. 28 kilodan bu hale geldim çok şükür. Mal varlığım bir iki çanta, bir iki ayakkabı olabilir. Bunları da bana eşim sağlıyordu. Ailecek maddi olarak çok zor durumdayız bu olaylardan dolayı. Avukat ücretlerimi anneannem emekli parasıyla ödedi" şeklinde konuştu.
Ağlayarak savunmasına devam eden Candan, "Eşimle kaldığım evde gözaltına alındım. Eşimi yere yatırdılar. İddianamede benim hesabıma para geldiği söylenmiş bazı kişiler tarafından. Hesaplarıma baksınlar. Var mı para transferi baksınlar. Bunlar ortaya çıkmayacak şeyler değil. Ben 5 ay neyin cezasını çektim? Instagram kullanmak suçsa kullanmam. Ben bu sanıkları tanımıyorum. Hepsi sosyal medyada bizi izleyip kinlenmişler. Bu kadar garip insanın negatif enerjisini çekeceksem paylaşım yapmam, istemiyorum artık. Ben TMSF'nin ne olduğunu iddianameyi okurken avukatıma sordum. Bilmiyordum bile ne olduğunu. Hukuk okurken de ceza davası konularından kaçtım. Çok negatif konular bunlar. Güzellik salonum olduğu döneme ilişkin tüm belgeleri avukatlarıma sunmuşumdur. Dolandırıcılık olayıyla güzellik salonumun ilgisi yoktur. Battı zaten o işletme" diye konuştu.
Candan, "Onur Apaydın benim bildiğim kadarıyla gece kulüplerine ortaktı o dönemde. Ben uzaklaştırma kararı aldırdım Onur Apaydın hakkında. Bu kararı aldırmam soruşturma sürecinden önceydi. Ben operasyon yapılacak, kardeşim ile beni yaka paça gözaltına alacaklar bunlara ihtimal vermiyordum. 2 gün şehri dolaştırıp poz verdirdiler" dedi.Diğer 20 sanık hakkında ise farklı suçlardan farklı sürelerle hapis cezası öngörülüyor.
Candan, "Ben araba ticaretinden, hatta ticaretten anlamam. İQ'um sıfır şu anda yalnızca EQ'um çalışıyor. Savcıya çok iyi bir ifade vermiştim daha öncesinde" dedi.Savunma sırasında sık sık maddi problemler yaşadığını dile getiren Nihal Candan, "Eşimin Ferrari'si vardı, benim de işe ihtiyacım yoktu çok şükür. Şimdi ise her şeye ihtiyacım var" diye konuştu.
Mahkeme Başkanının daha önce 'kamu görevlisine hakaret' dolayısıyla adli kontrol hükümlerinin uygulandığı bir davası bulunup bulunmadığını sorduğu Nihal Candan, "Televizyon başımıza çok iş açtı. Benim yalnız bir davam oldu ondan da ceza almadım ve 5 yıl önceydi. Hakaret etmedim, pasaport kontrolünde yorgunluktan pasaportu görevliye atmış gibi göründüm. Pasaport kontrolü sırasında oldu.Kendisi de zaten televizyondaki hareketlerimizi realist zanneden bir hanımefendiydi" dedi.
Candan, "Neye dayanarak benim Onur'un kasası olduğum söylenmiş. Benim 350 bin lira borcum vardı. Bir bankada hesabım ve kredi kartım var. Bu haliyle bir kasa olmam söz konusu değil. Borcumu da babam ödedi, eşim değil" ifadelerini kullandı.Adını taşıyan güzellik salonu ile ilgili de konuşan Candan, "2018 yılında adıma açılan bir güzellik salonunu bir süre işlettim. O dönemde Apaydın'ı tanımıyordum. Babam açtı ve her şeyi belgelidir. İşletmenin evrakları mevcut. 2021 yılında battım zaten, şirketi kapattım ve bu beyefendiyle o sıralarda tanıştım. Yalnızca gece kulüplerine ortak olduğunu biliyordum Onur Apaydın'ın. Adını kendisine uzaklaştırma kararı çıkarttığım dönem öğrendim" dedi.